Sonsuz olan, varlık, beşer, madde alemini bir anlık deneyimlemesi bir kişinin bir ömürlük yaşamına eş değerdir.Sonsuz tek olan, beşer elbisesini giyip beşer boyuta düşer.Burda giydiği elbisenin bütün özelliklerini duygularını düşüncelerini zaaflarını bire bir deneyimler.Giydiği beşer elbise aracılığıyla görür, duyar, konuşur, sahiplenir beşeriyetin bütün olasılıklarını görür, bütün suretler de kendinin farklı bir olasılığı olduğunu bilir. Kadında,erkekte fakirde zenginde taş da toprakta ağaçta her zerre de beşeriyeti yaşar beden formu deforme olunca yaşlandı deniyor beşeriyetin kuralı doğan ölmelidir.Sonsuz olan beşer elbisenini bırakıp, bu boyuttan çıkıyor dünya hikayesi sona eriyor. Arka tarafta yine varlığı devam ediyor, tek olan doğmadı ölmeyecek işte o tek olan sensin.
....
Gözlerimi açtım karanlık sakin huzurlu bir yer.Hiç bir şey yok sadece toprak ana ve ben.Tamam benim dünyam bura dedim.Bir süre öyle kaldım daha sonra beyaz bir Işık gördüm yavaş yavaş toprağın üzerine çıktım.Yer yüzüne çıktım yeni bir dünya güneş hava kuşlar ağaçlar.Karanlık olan yer cehennemmiş “,burası cennetmiş dedim.Bir süre sonra yeşillendim, olgunlaştım sarardım.Daha sonra başım koptu gövdem toprakta başımı değirmende buldum.Taşla başım ezildi un oldum.Suyla yoruldum hamur oldum.Ateşe girdim piştim ekmek oldum. Besin oldum yendim, gübre oldum toprağa düştüm.Yine karanlıkta açtım gözlerimi.Sürekli halden hale geçtim.Her geçiş bir ölüm,bir doğum oldu.Dünya Hak’kın tarlasıdır, insanlarda tohumdur. Kimde ne şekilde zuhur edeceğini 0-100 yaş aralığında ne yaşanacaklar bellidir önceden. Yeri zamanı geldikçe olur, zaman görüntüsüne düşer insan da ben yaptım, ben yaşadım der. Herşey hakkın kendisinden kendisinedir oysa.
....
Hayat döngülerden ibarettir. Bu döngüler tamamlanmadan, acılardan sıkıntılardan, hayal kırıklığı, hüzünden kurtulamaz kişi.Zik zak gibi bir iyi bir kötüdiye devam eder.Bu hayatın kuralı bu her şey zıddıyla var olmak zorunda.Bu yüzden zihinden kimlikten kurtulmak zor oluyor yakıyor acıtıyor.Tamam aydınlandım demeyle bitmiyor yol, ne kadar bilinç yükselsede bir taraftan et kemik kafeste beşer olarak deneyime devam ediyor. Yani yeni aydın olarak doğan bilincinde büyüyüp olgunlaşması gerekiyor. Olgunlaşıp büyük olana kadar etkilenmek etkileme devam eder.Maneviyat yönünde ilerledikçe, madde boyutunda eş zamanlı zorluklar da kendini gösteriyor. Her surette geliyor zorluk, Her zorluk, artık direnme Hak a özüne teslim ol diye geliyor. Yeter yoruldun yıprandın yükünü bana ver diyor Hak. Hakka teslim olan onda yok olur, İnsanı Kâmil olarak var olur.Zik zak olan hayat çizgisi düm düz olur nötr seyir hali başlar. Yolumuz aydın, aydınlık, ışık, nur olsun.
....
Hak sonsuz yüze, surete, zerreye büründü bu dünyada halk olarak göründü. Ama öyle güzel bir dünya oyunu kurdu ki, her surette muhteşem hayatlar deneyimledi ve hala deneyimlemeye devam ediyor. Kimi kimlikler de rolü bitiyor, çicek de soluyor, başka bir tohumda filizleniyor, aslan geyiği yiyor orda rolü bitiyor başka bir hayvanda doğuyor. Kişilerde yaşlanıyor ölüyor yada kaza geçiriyor başka bir anneden doğup dünya oyununa tekrar giriyor. Oyun döngüsü devam ediyor.Oyunu kuran Hak, halk olarak dünya sahnesinde oynuyor. Kendinden kendine.Halk suretine girince, sonlu sınırlı oluyor. Parça gibi görünmesi onu yanıltıyor bütün tek halini unutuyor. Halk boyutu 4 elementin birleşiminden oluşuyor, hava, ateş, su, toprak, bu yüzden sonsuz tek olduğunu hatırlayamıyor.Nesiller boyunca devam ediyor ölüm doğum tekamülü, Bu dünya oyunu sonsuza kadar sürecek. Hak vardı her zaman da olacak, Hak olduğu sürece Halk da olacak. Halk, hakkın tecelligahıdir, yüzüdür.
....
Senlikten geç,
Benlikten geç,
Bize gel ki,
Hakkı göresin.
Hakikat şarabı,
....
Med cezir hayat da gül,
Bülbüle yâr olmazmış.
Şahinin gözünde av,
Kurda hak olmazmış.
Hayat denen bu güruhun,
....
İnsan bir bütündür bu bütünü oluşturan gezegenler güneş sistemi doğa canlı cansız yani tüm evren tek bir in-sandır hak insanda her birinde ayrı kalıplar da kodlanarak dünyada kendi sınavını kendi deneyimini gerçekleştirir.
İnsan hem öldüren olur hemde mucizeler ile yaşatabilen.Bunu yapan Haktır. Her bir bireyin ister insan sıfatında ister hayvan sıfatında olsun canlı yada cansız bir varlık olsun bu dünyada hak boyutunda devr-i alemde görev alır. Herşey bu hayat ta siyah beyaz gibi var ile yok gibidir ve zıttı ile olmak zorundadır. Tüm insanlar iyi niyetli yaratılmış olsaydı iyilik kavramı olamazdı:)) Ölmek yok seyahat var yok olmak yok Reenkarnasyon Var Herkes hak ka teslimiyet ini bulduğunda o zaman iç huzuru bulur iç huzuru bulan kişi herşeyin hak tan geldiğini böyle olması gerektiğini bilir bu yüzden hep huzur içinde olur. Yaşadığımız olayların herbiri tüm insan sıfatında deneyim yaşar bu tek kişiye özgü değil iyi de sensin kötüde sensin senlik benlik yok biz tümüyle varız ve TEKİZ.
(Ya Hâk)@Şadi
....
Hakikate eren, hiçliğe uyanan TeK İnsan, yeni dünya yazılımı yazmaya başlar. Çünkü inandığına el emin oldu Kemal e erdi. Sırlar açıldı, gizli hazine aşikar oldu. Kendinden başka hiç bir insan yoktur.Sıra yoktan var etmeye başlar. Kendi nefesindan et kemik bedenlere üfleyip İnsan yaratmak. Kendini bilen, karşındakini bilen, güzel hal üzeri insanlardır bunlar. Sevgi diyarı, HU nun ZUHUR ettiği güzel bir evren. Zıtlıkların ötesinde, cennet cehannemin olmadığı bir yer. Bura da TEK olanın kendi nefesinden üfledikleri ile ortak rüyayı görüyor ve yaratıyor artık. Her nefes üfledikçe Tek olan uyanıklığını, aydınlığını, farkındalığını arttırıyordur artık...AN da Aşk ile...
....
Hak Nurunu tamamlayacak, her zerre de her kimlikte, surette kendi hakikatini hatırlayacak kaynağa dönecek.Her şey aslına rucu edecek. Can ten kafesine düştü rüya ya daldı. Var olanın, varlık rüyasıydı.Var olan her zaman gerçekti, varlık geçiçiydi. Rüya bu, kendini unutacak ki hikayesi lezzetli olsun, eziyetli olsun. İyi OLsun kötü OLsun. Her beden de ayrı bir hikaye yaşasın kadın olsun, erkek olsun hayvan olsun, toprak olsun, bitki olsun dilediği kadar oynasın. Rüyanın sonuna gelince tek tek bütün kimliklerden taştan topraktan bile uyandı kaynağına hakikatine döndü.Aslına rücu etti.Geriye ne kaldı kocaman bir HİÇ... Buraya kadar gelen İnsan OLdu. İnsan hiç yoktan var edendir. Var ettiklerine yüzünü İnsana yakışır OLana da özünü verdi.
....
İnsanın varoluş amacı, ve neden yaratıldığına dair binlerce yıldır çeşitli inanışlar ve bazen de felsefe cevaplar vermeye çalıştı.
Platonun idealar kuramından sonra yaklaşık 2500 yıldır henüz yeni bir varlık kuramı ortaya atılmış değil.
Platon, formları açıklarken ideaları kullanır ve dünyada yaşanan hayatın , ideaların birer yansıması/gölgesi olduğunu söyler. (Gerçek olanın idealar olduğunu savunur)
....
Yerde gökte aradığın Allah senin içinde. Bu güne kadar yazılan kaderi yaşadın bundan sonra kendi kaderini kendin yazacaksın, nasıl mı?
Ağzından çıkan her söze dikkat et, aklından geçen her düşünceye dikkat et, hangi hal üzeri konuşuyorsun düşünüyorsun.
Konuştukların düşündüklerin sistemde vücut bulup karşına çıkıyor.
Eş, dost, akraba, vs. olarak sonra da diyorsun niye bunu yaşıyorum, niye bu karşıma çıktı?
Her zaman yönün iyilikten güzellikten yana olsun. Amacın gönül alma gönül verme olsun.
Yere göğe sığmadım insanın gönlüne sığdım demiş Hak.
....
Insanın bu Aleme Geliş Amacı Kendini Gerçekleştirmek, Hakikki Doğasını Fark Etmek dir...
Insan, Içinde Olma Potansiyeli Olan Bir Tohum Gibidir,
Eğer bu Tohum Toprağa Düşerse Var Olma Muradi Gerçekleşecek tıpkı Bir Lotus Çiceği Gibi Bütünüyle Açığa Çıkacak..
Eğer Toprağa Düşmese Geldiği gibi Murada Ermeden Gidecek...
....
Bir nefes oldum canda
Hücre idim dolaştım kanda
Gezdim gördüm vatanında
Hal bilinmez oldu ne çara
Can idim taş oldum toprağında
....
Koştum durdum dağı taşı
Dert ettim ekmeği aşı
Ayırt edemedim kuruyu yaşı
Ses ver Mehmet Ali ses ver
Görmez artık gözlerim güneşi
....
Ağaç oldum meyve verdim
Rüzgar oldum nefes verdim
Insan oldum kâmil oldum
Sen oldum kendim bildim
TaÅŸ oldum Kabede
....
Bilinmez idin, istedin bilinmek
Yusufun kör kuyusunda
Var ettin alemi rüyanda
Bildim seni nefsimde
Aradım durdum kendimde
....
Kişi kendi hakikatine uyanma yolculuğuna girdiğinde, Adeta hayatı alt üst olur, ayaklarının altından halı çekilir.
Geçmiş atalardan gelen bütün kod kalıplar yüzeye çıkar.
Birbirini takip eden sıkıntılı döngüler ortaya çıkar, kişiler suretler değişir ama sıkıntı aynıdır.
Zıtları birlemeden bu döngülerden kurtulamaz. Çünkü kendini kişi zan ediyor tepki veriyor.
Gelen her sıkıntı, kılık değiştirmiş bir nimettir, hayırdır.
Gelen sıkıntılara olaylara, tepki vermeyerek sessizliğini koruyarak İnsan olma yolunda ilerleme kaydeder.
....
Dünyayı kendi düşüncelerini izliyormuş gibi izle lütfen,
Senin her düşüncenin, vücut bulmuş halidir herkes,
Sadece akıl et, fark et, İçin dışına çıkmış izliyorsun.
Her ne görüyorsan sendendir. Güzellik görüyorsan, sensin
kötülük görüyorsan yine sensin.
İçerde de dışarda da sen den başkası yok. Gördüğün her şey,
....
Kişi bu beşer dünyaya gelmeden önce sonsuz bilinç Öz saf farkındalıktır.
Ta ki kişi ana rahminden düşer düşmez kendini bir ailede, bir kültürde, bir tolumda buluyor.
Üryan geliyor bu beşer dünyaya.
....
Yaradanı arar dururdum
Kitabı Harman savururdum
Döner gelir yorulurdum
MeÄŸer ben in-san idim
Bazen Bir Aslan Olurdum
....
HAK İÇİMDE ŞUNU SÖYLEDİ HUZUR ARANMAZ
HUZURUNU SEN YARATIRSIN;
1.Kendini kandırma yalanı bırak geri döner hep
2.Dedikodu yapma insanları eleştirmen senin haddine değil
3.Ruh Eşine Sahip Çık Tek sin Birsin Bunu bil
4.Nefse Düşme Yetinmeyi Bil Hayat ta Cennet Sensin
....
Sahte bir rüyadır bu hayat
Kapıldım yeline rüzgarına
Görmez artık gözlerim güneşi
Ses ver Mehmet Ali ses ver.
Dünya malı kimseye kalmaz
....